Modern yaşam tarzının getirdiği hareketsizlik ve sağlıksız beslenme alışkanlıkları, Tip 2 diyabetin öncüsü olan prediyabet (gizli şeker) vakalarında ciddi bir artışa yol açıyor.
Birçok kişi farkında olmasa da bu durum, tip 2 diyabet gelişmeden önce son dönemeç olarak kabul ediliyor. Erken müdahale ise bu süreci durdurmanın anahtarı. Tam da bu noktada eczaneler toplum sağlığında önleyici rol üstlenebilecek güçlü bir pozisyonda yer alıyor.
Prediyabet Nedir?
Prediyabet, kişinin kan şekeri düzeylerinin normalin üzerinde ancak henüz diyabet teşhisi konacak kadar yüksek olmadığı bir aşamayı ifade eder. Belirtileri genellikle sessiz seyrettiği için çoğu birey bu durumu fark etmez. Prediyabet tanısı genellikle rutin kan şekeri taramaları sırasında tesadüfen konur.
Bu dönemde yapılan yaşam tarzı değişiklikleri, yalnızca Tip 2 diyabetin gelişmesini önlemekle kalmaz, aynı zamanda prediyabeti tamamen geri çevirebilir.
Eczacı Danışmanlığı Neden Önemli?
Eczaneler, bireylerin sağlık sistemiyle ilk temas noktalarından biridir. Prediyabet gibi sinsi seyreden bir rahatsızlıkta, eczacı danışmanlığı erken farkındalık ve önleme için kritik bir fırsat sunar.
Eczanelerde verilebilecek başlıca danışmanlık hizmetleri şunlardır:
-
Kan şekeri takibi ve yönlendirme: Risk grubundaki bireyler için periyodik glukoz ölçümleri yapılabilir, gerekli durumlarda doktora yönlendirme sağlanabilir.
-
Beslenme eğitimi: Glisemik indeksi düşük, lif oranı yüksek gıdaların tercih edilmesi gerektiği vurgulanabilir. Eczacılar; işlenmiş karbonhidratlar, şekerli içecekler ve trans yağ içeren ürünler hakkında bilgilendirme yapabilir.
-
Kilo yönetimi desteği: Hastalara ideal kiloya ulaşmanın prediyabetin gerilemesindeki rolü anlatılarak sağlıklı kilo verme stratejileri önerilebilir.
-
İlaç dışı çözüm önerileri: Bitkisel destekler, prebiyotikler, omega-3 takviyeleri gibi kan şekeri düzenleyici ürünlerin doğru kullanımına dair bilgi sunulabilir.
-
Fiziksel aktivite teşviki: Günlük hareketliliğin önemi ve küçük egzersizlerle kan şekeri kontrolünün nasıl desteklenebileceği anlatılabilir.
-
İzlem ve motivasyon: Eczacı, danışanının süreç takibini yaparak motivasyon sağlayabilir, değişim sürecine psikolojik destek sunabilir.
Hangi Gıdalar Risk Artırır?
Prediyabet yönetiminde beslenme alışkanlıkları hayati önem taşır. Şu gıdaların azaltılması önerilir:
-
Şekerli içecekler
-
Kırmızı ve işlenmiş etler
-
Rafine karbonhidratlar (beyaz ekmek, tatlılar, kahvaltılık gevrekler)
-
Patates (özellikle kızartma şeklinde)
Hangi Gıdalar Koruyucudur?
-
Yeşil yapraklı sebzeler, yaban mersini, elma gibi meyveler
-
Tam tahıllar
-
Az yağlı süt ürünleri (özellikle yoğurt)
-
Şekersiz çay ve kahve
Bu gıdalar, kan şekerini dengelemede yardımcı olurken, aynı zamanda kalp-damar sağlığı için de fayda sağlar.
Türkiye’de Farkındalık Yeterli mi?
Türkiye'de prediyabet sıklığına dair güncel veriler sınırlı olsa da, sedanter yaşam tarzı ve yüksek karbonhidrat tüketimi nedeniyle riskli birey sayısının giderek arttığı biliniyor. Ne yazık ki toplumun büyük kısmı bu durumun ciddiyetinden habersiz. Oysa sadece vücut ağırlığının %10’unu kaybetmek bile Tip 2 diyabet riskini %50’ye kadar azaltabiliyor.
İşte bu nedenle, eczanelerde sunulan danışmanlık hizmetleri sadece ilaç verme ile sınırlı kalmamalı; bireylerin yaşam tarzlarını iyileştirmeleri için aktif bir rehberlik süreci sunulmalıdır.
Gizli şeker hastalığı, tedavi edilemez bir kader değil; doğru destekle geri döndürülebilir bir sağlık sorunudur. Eczaneler, bu süreçte sadece ilaç sunan birer sağlık noktası değil, halkı bilinçlendiren ve önleyici sağlık hizmeti sunan bir danışma merkezi rolünü üstlenmelidir. Eğitimli bir eczacı, bir bireyin tip 2 diyabet geliştirmesini önleyebilir — belki de bir hayat kurtarabilir.